Her ne kadar blogumun adi #gezginkiz olsa da genel olarak bana gelen sorular Almanca ögrenme yöntemleri üzerine oluyor. Bilmeyen kalmamistir ama yine de özetleyeyim, üc yildir Almanya’da yasiyorum ve bir yildir aktif olarak Almanca ögreniyorum. Almanya’da yasadigim ilk iki yil calisanlarinin büyük cogunlugu yabanci olan (Alman olmayan) bir sirkette calisiyordum ve sirketin resmi dili Ingilizceydi. Bu sebeple Almanca ögrenmek ve gelistirmek icin biraz tembel davrandim acikcasi. Sirketin haftada üc saat verdigi Almanca dersleri haricinde cok da büyük bir emek sarf etmedim. Ancak 2018’in Aralik ayinda büyük ve global bir firmanin Almanya ofisinden teklif aldim ve Subat 2019’da o firma icin calismaya basladim. Ama baslamamla Almanca bilmeden bu sirkette bir ay bile sansimin olmadigini görmem bir oldu. Her ne kadar dünyanin en büyük firmalarindan biri olsa da Almanya ofisi kendi basina bir sirket gibiydi ve resmi dili Almanca’ydi. Her ay ise yeni baslayan calisanlar icin düzenledikleri üc günlük “Welcome Days” seminerleri bile basindan sonuna kadar Almanca’ydi ve o üc günün sonunda aglayarak bu dili ya ögreneceksin ya ögreneceksin kizim dedim kendime.
Bu arada diyebilirsiniz ki madem bu sirketin dili Almanca, seni neden ise aldilar? Beni eger uzun zamandir takip ediyorsaniz, her firsatta bir konuda uzmanlasin, kendinizi gelistirin, öyle gelistirin ki vazgecilmesi zor bir calisan olun derim. Ben de kendi alanimda kendini gelistirmis biriyim, üstelik nis bir konuda calistigim icin bu konuda yetismis eleman bulmak zor, hal böyle olunca Almanca bilmesem de tecrübem ve bilgim icin ise alindigimi söyleyebilirim.
Neyse uzatmiyim ise basladiktan sonra Almanca bilmeden bu sirkette hayatta kalamayacagimi anladim ve sorunu cözmek üzere bir eylem plani olusturdum. Bu yazida da sizlere bu planin denenip onaylanmis birkac etkili yönteminden bahsedecegim.
Online Uygulamalar
Herkesin elinde akilli telefon ve haliyle internetin oldugu bu dönemde dil ögrenmek (en azindan belli bir seviyeye kadar) bence oldukca kolaylasti. Eskiden (bundan 10-15 yil öncesine kadar) dil ögrenmek icin ya kursa ya da dil okuluna gitmeniz gerekirken su an koltugunuzda oturup herhangi bir dili istediginiz an ögrenmeye baslayabilirsiniz. Apple ya da google store’a girip ögrenmek istediginiz dili yazip arattiginiz durumda bircok uygulama karsiniza cikacaktir. Isin en güzel yani herhangi bir ücret ödemeden hepsini denemekte ve begenmediginizi silmekte özgürsünüz. Ben Almanca icin aktif olarak bes uygulama kullaniyorum:
- Duolingo
- Duolingo, Türkce de dahil olmak üzere tam 34 dili ögrenebileceginiz sahane bir uygulama. Genel anlamda ücretsiz olarak her özelliginden yararlanabiliyorsunuz, ama premiuma gecip aylik 10$ gibi bir ücret ödeyerek sinirsiz can hakki gibi özellikler edinebiliyorsunuz. Ben ücretsiz sürümünü kullaniyorum ve cok memnunum. Üstelik ‘Stories’ özelligi ile interaktif hikayeler üzerinden ögrendiginiz kelime ve kaliplari pekistirebilirsiniz.
- Deutsche Welle Deutsch Lernen
- Deutsche Welle’nin hazirladigi bu uygulamada seviyenize göre hikayeler ve videolar izleyerek hem grammer konularini ögreniyorsunuz hem de anlama ve dinleme kapasitenizi gelistiriyorsunuz. Uygulamanin haricinde web sitesini de mutlaka inceleyin. Zibilyon tane ücretsiz kaynak ve ögrenme yöntemini bulabilirsiniz.
- Babbel+
- Babbel+, Türkce dahil 14 dili ögrenebileceginiz ücretli bir uygulama. Ama hemen korkmayin. Ücret ödemeden de belli sayidaki alistirmalari yapip seviyenizi yükseltebiliyorsunuz. Hatta sizin aktif kullandiginizi ve ilerlediginizi gören uygulama arada bir size özel indirimler sunabiliyor. Hala gecerli midir bilmiyorum ama abonelik kisminda indirim kodu kismina “EJ2” kodunu girerseniz üc ay ücret ödeyip alti ay boyunca uygulamayi kullanabilirsiniz.
- Drops
- Türkce de dahil olmak üzere 36 dil ögrenebileceginiz Drops uygulamasi, dil ögrenme uygulamalari arasinda yeni ve biraz degisik bir konsepte sahip. Telefonunuza indirip profil olusturup ögrenmek istediginiz dili sectiginiz anda size her on saatte bir 5 dakikalik bir ögrenme süresi veriyor. Bu bes dakika icinde damlalar halinde kelimeler düsüyor ve sizin bunlari ögrenip ögrenmediginiz test ediliyor. Bes dakika sonunda (eger ücret ödeyip premium üye olmadiysaniz) yeni bir bes dakikalik ögrenme hakki icin on saat daha beklemeniz gerekiyor. Uygulamanin güzel yani sadece bes dakika ayirmanizin yeterli olmasi, yani tuvalete gittiginizde bile bes dakikada günlük alistirmanizi yapabilirsiniz. Kelime hazinesi anlaminda ben yardimini görüyorum.
- Grammatisch
- Az bilinen Almanca grammer bilgisi testi uygulamasi Grammatisch ile ögrendiginiz grammer konularinin üzerinden tek tek giderek bir sürü alistirma yapabilirsiniz. Alistirmalar zor olabiliyor, bastan söyleyeyim.
Youtube Kanallari
Youtube, zombi gibi oturup influencerlarin “gardrobumda ne var” videolarini izlemediginiz sürece i-na-nil-maz faydali bir kaynak. Her sey ama her seyin aciklamasini, anlatimini, uygulamali gösterimini bulabiliyorsunuz. Mesela solak biri olarak örgü örerken saglak birinin örgüye baslamasini izlerseniz kafaniz karisir ya da saglak birinin basladigi örgüye solak biri devam edemez. Benim de kazak icin örgüye baslamam gerekiyordu ve youtubea “solaklar icin ilmek baslama” yazdim. Bittabi güzel ablalarimizin cektigi 48937596 adet anlatici video buldum ve baka baka kazagima basladim. Eminim sizlerin de benimkine benzer bir deneyimi mutlaka olmustur. Neyse Almanca ögrenirken de bircok youtube kanalindan sik sik yararlaniyorum, güzel yani durdurup anlamadigim yeri yeniden izleyebiliyorum, anlamadiysam alternatif videolara bakabiliyorum. Özel ders almaktan benim gözümde pek bir farki yok acikcasi. Takip ettigim kanallara gelince;
- German with Jenny
- Bu sempatik ablamiz A1 seviyesinden baslayip C1-C2’lere kadar aciklayici videolariyla Bilal’e anlatir gibi Almanca anlatiyor.
- Easy German
- Sokak röportajlari izleyerek Almanca ögrenebileceginiz kanal olan Easy German sempatik bir kari koca tarafindan olusturulmmus bir kanal. Bildigim kadariyla Almanca dersleri veren bu cift, zamanla isi youtube tasiyorlar. Hem Alman kültürünü tanimak hem de farkli aksanlari duymak acisindan cok güzel bir kanal. Üstelik röportajlarin yani sira grammer konularini anlattiklari oynatma listeleri mevcut.
- Deutsch mit Maria
- Yüzü cirkin kalbi güzel bu ablamiz uzuun uzun ve güzel güzel A1 seviyesinden baslayarak profesyonel seviyeye kadar size Almanca’yi ögretiyor.
- Deutsche Welle – Deutsch Lernen
- Web sitesi, uygulamasi, podcastleri olurdu da youtube kanali olmaz miydi? Tabii ki var. Genel olarak sitesinde ya da uygulamasinda olan her video ya da konu anlatimini barindiran bu kanala da bi bakarsiniz.
- Meet the Germans
- Ingiltere’den Almanya’ya tasinan ve DW’de gazeteci olarak ise basladiktan sonra Alman kültürünün diger tüm kültürlere göre farkli yanlarini komik bir dille anlattigi videolar/haberler cekmeye baslayan Rachel Stewart‘in bu serisi Almanca ögrenmekten ziyade size Alman kültürünün farkliliklarini gösterecek ve tabii güldürecek.
- MrWissen2Go
- Yakisikli eli yüzü düzgün bir gencin olusturdugu bu kanal, B2 seviyesinden yüksek bir seviyedeyseniz izleyip ögrenebileceginiz bir kanal. Aslinda Almanca ögrenmek üzerine bir kanal degil zaten, sadece bircok konuda bilinmeyen gercekleri, perde arkasi konulari anlatan bir formata sahip, mesela IKEA’nin bilinmeyen yüzü, Ikinci Dünya Savasinin perde arkasi, Apple’in karanlik yüzü, ALDI LIDL gibi marketlerdeki emek sömürüsü, HM-ZARA gibi firmalarin üretim stratejisi gibi gibi. Anlama ve dinleme yeteneginizi gelistirirken bir yandan gözünüz gönlünüz de acilir bu kanali izlerken, benden söylemesi 🙂
Podcastler
Dinleme seviyenizi gelistirmek icin podcastleri henüz kesfetmediyseniz sizi kiniyor ve derhal BU yaziyi okumaya davet ediyorum.
Film ve diziler
Biliyorum hepiniz hic survivor, dizi, film vs izlemiyorsunuz, hep belgesel izliyorsunuz ama hani olur da netflix falan kullananiniz varsa izlerken Almancanizi gelistirebileceginiz bir sürü yapimi BURADA siralamistim. Ben mesela film ve dizi izlemeyi cok seviyorum, hatta artik ana dili ingilizce olan dizileri bile Almanca altyaziyla izlemeye basladim. Ama linkini paylastigim yazidaki dizi ve filmler Almanca ve Türkce altyaziyla izleyip Almancanizi gelistirebilirsiniz.
Kurs ya da dil okullari
Buraya kadar anlattiklarimin hemen hepsi neredeyse hic para ödemeden erisebileceginiz ve ögrenebileceginiz kaynaklar ve yöntemlerdi. Kurs ya da dil okulu yöntemini en sona koymamin sebebi ise “ben dil ögrenmek istiyorum ama kursa gitmeye param yok/zamanim yok, o yüzden de ögrenemiyorum” bahanesini yikmak icindi. Cünkü akli basinda olan herkes bilir ki bu bahane insanlarin arkasina sigindigi koca bir yalan. Özellikle bu cagda bir seyi gercekten ögrenmek isteyen kisi öyle ya da böyle üstelik cogu zaman öyle büyük meblaglar bile harcamadan cok da güzel ögrenir. Kaniti da iste size yukarida siraladigim dört madde ve bilmem kac tane farki site, uygulama, kanal vs. Yani aslinda yeterince vakit ayirip disiplinli calisirsaniz kursa gitmenize, özel ders almaniza gerek olmadan kendi kendinize belli bir seviyeye zaten gelebilirsiniz.
Ha bu demek degil ki kurs gereksiz. Asla öyle bir düsüncede degilim, zaten ben de yaklasik 11 aydir da düzenli olarak kursa gidiyorum. Kursun bana sagladigi en önemli imkan konusmak: Haftada iki gün alti saat boyunca sinifta diger arkadaslarimla Almanca konusmak cekingenligimi üzerimden atmak ve konusma hizimi artirmak icin harika bir yöntem. Ayrica akliniza takilanlari sorabilmeniz, yanlislarinizi birilerinin düzeltmesi gibi konularda evde ögrenmeye göre artisi bile var. Ama daha önce bir kursa gidip tecrübe ettiyseniz bilirsiniz ki kurstan sonra calismiyor, ögrendiklerinizi tekrar etmiyor ve ödevlerinizi yapmiyorsaniz kursta ögrendiklerinizi kisa sürede unutacaksiniz demektir. Yani konu yine dönüp dolasip kendi ic disiplininize geliyor.
Ister Almanca ister Ingilizce ister Ugandaca ögreniyor olun, hatta dil degil de enstrüman calmayi ya da salsa ögrenmeye calisiyor olun, düzenli bir sekilde vakit ayirmadikca, pratik yapmadikca yani üzerinde mesai harcamadikca ögrenme süreciniz ümitsiz bir caba olmaktan öteye gecmez maalesef.
O yüzden yukaridaki yöntemlerin yani sira zaman, disiplin ve ögrenme isteginizin de olmasi gerekiyor. Ben 11 ayda hem kursa gidip, hem de yukarida saydigim yöntemlerin hepsini aktif olarak kullanip, neredeyse her gün en az bir saatimi Almanca’ya ayirarak B1 seviyesinin basindan B2 seviyesinin sonuna kadar geldim. Bunu sizin de yapmaniz icin önünüzde hicbir engel yok, kendinizden baska…
Yorum Yok